Uluslararası bir araştırma ekibi tarafından gerçekleştirilen çalışmada, aile geçmişinde şiddet ve travma yaşayan bireylerin, anksiyete ve depresyon gibi ruhsal hastalıklara daha yatkın olabileceği tespit edildi. Araştırma, Suriyeli aileler üzerinde yapıldı ve bu ailelerin üç nesil boyunca incelendi.
Bilim insanları, 1982’de Hama’da yaşanan kuşatma ve 2011’deki silahlı ayaklanma sırasında hamile olan annelerden gelen üç kuşaktan oluşan 48 Suriyeli aileyi inceledi. Bu ailelerden alınan hücre örnekleri üzerinde yapılan analizlerde, epigenetik değişimler incelendi. Epigenetik değişimler, DNA diziliminde bir değişiklik olmaksızın genlerin işleyişini etkileyen kimyasal modifikasyonlar olarak tanımlanır.
Araştırmada, Hama olaylarını yaşamış ailelerin torunlarında şiddetle ilişkili gen değişimlerine dair 14 farklı bölge tespit edildi. Bu değişimlerin üçüncü nesle kadar taşındığı gözlendi. Araştırmacılar, şiddetin nesiller boyunca etkilerini sürdürebileceğini belirtiyor.
Florida Üniversitesi’nden antropolog Connie Mulligan, araştırmanın sonuçlarına dair “Bu bulgular, travma ve şiddetin gelecekteki nesiller üzerinde de etkili olabileceğini gösteriyor. Bu durum, insanları daha empatik olmaya teşvik etmeli ve karar alıcıların bu konulara daha fazla dikkat göstermesine yardımcı olmalı.” açıklamasında bulundu. Araştırmanın sonuçları, Scientific Reports dergisinde yayımlandı.
Bu araştırma, genetik değişimlerin sadece bireylere değil, gelecek nesillere de etki edebileceğini göstererek, şiddetin uzun vadeli toplumsal etkilerine ışık tutuyor.
Reklam & İşbirliği: [email protected]